26 Ağustos 2014 Salı

yanlış hatırlamıyorsam lise üçüncü sınıfta falandım,daha önce erkek arkadaş nedir bilmeyen tek derdi dersleri olmuş standart bir lise öğrencisi işte az çok insanın gözünün önüne geliyordur.O zamanlar da nedendir bilinmez sanki erkek arkadaşımız olmalıymış gibi hissediyorduk -onun sevgilisi var mı -hmm var demek -tabi onu kimse bırakmaz ki yarı ego yarı hava garip bişeydi o zamanlar işte.. Benim de acıkcası tek olmaktan canım sıkılıyodu dersteyiz herkes sıranın altından tıkır tıkır mesajlaşıyor bense dersi dinliyorum o ders illa dinlencek,not alıncak ama sıkılıyorum yine de.He bir de o zamanlar dershane zımbırtsı var sınava hazırlanmıyoruz diye dershane bize eğlence yeri gibi geliyordu ders dinlemiyoruz adeta hava almaya gidiyoruz maksat evde kalmak olmasın.O zamanlar çok yakın bir arkadaşım var melis aman aramızdan su sızmıyo herşeyimizi beraber yapıyoruz yani kardeşten öteyiz sorsak halbuki şimdi görüşmüyoruz bile o ayrı .Bu melis de hergün olaylar erkekler sürekli etrafında mesajlaşmalar ağlamalar zırlamalar entrikalar ben de hep olayları dinleyen yorum yapmayan hep susan bir arkadaş ama teklikten artık nasıl sıkılmışım belli değil. neyse bir gün bu melis dedi sana birini ayarlayalım önce bir şaşırdım tabi haliyle kim benden hoşlanır daha önce beni beğenenler oluyodu tabi ama biriyle çıkmak benim için çok farklı bir olguydu.Önce olmaz falan itiraf ettim ama sonra bu sahışla mesajlaşmaya başladık o kadar heyecanlanıyodum ki ve bunu o kadar önemli birşeymiş gibi hissediyordum ki tarifsiz bi duygu sanki dünyada bitek ben böyle bişey yapıyomuşum gibi sanırım ergen olmanın etkisi de büyük :)Neyse herakşam gece üçlere dörtlere kadar mesajlaşmalar okula uyuklayarak gitmeler kısacası dengem altüst olmuş durumda dengemin alt üst olmasına aldırış etmiyorum ama etrafımda resmen kelebekler uçusuyo hep gülüyorum telefona bakıp saatlerce aptal aptal sırıtyorum,klasik belirtilerdir işte bunlar az çok hepimiz biliyoruz :)aylarca mesajlaştık ben zor kızı oynuyorum tabi hemen evet der miyim arada da görüşüyoruz ama arkadaş ortamında hiç başbaşa kalmak diye bir durum yok çıkmak mı bahsi bile geçmiyor ama sabahlara kadar konuşan biziz. Mesajlaşmaya devam ediyoruz ama artık bayılmak üzereyim ben mesajlaşmak değil seninle çıkmak istiyorum diye isyanlardayım ama hiç bozuntuya vermek de yok kendi içimde fırtınalar kopuyıor ne zaman ne zaman evet bugün eder belki belki bugün belki bugün bu şekilde tam iki ya da üç belki de dört ay geçti...

10 yorum:

  1. Hoş geldin =) Ergen kıpırtısıymış bence onlar ama ilk aşk güzeldir be =)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hoşbulduk:) aynen unutulmuyor bir türlü :)

      Sil
  2. merhaba, hoş geldin aramıza :)
    o ilk heyecanlar nasıl başka gelir insana :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hoşbulduk :)) evet heryerde kelebekler,kuşlar,çiçekler..:)

      Sil
  3. ay evet ne zaman dicek acaba :)) İlk aşk be!boru mu!!!
    Tınnn
    Boru sesi asd (:

    Memnun oldum Pelin <3

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. evet ilk aşklar hep farklı oluyoo :)
      bendeee memnun oldum :)

      Sil
  4. Hoşgeldin ne güzel yazmışsın o günlere döndüm sanki (:
    bende beklerim sayfama (: http://misstuti.blogspot.com.tr/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hoşbulduk :)) eskilere dönmek güzel oluyo ya :)

      Sil
  5. Aha bu da Öküz'ün ilk aşkı :S
    http://okuzunondegideni.blogspot.com.tr/2009/10/ilk-ask-ilk-salaklk.html

    YanıtlaSil