28 Ağustos 2014 Perşembe

Sonunda beklediğim teklif geldi:))

Artık o kadar fazla sıkılmıştım ki en sonunda teklif etmicekse yarın ayrılıcam yok yok yarın değil ertesi günü ayrılırım diye kafamda planlar yaparken dırırıt mesaj geldi tabi koşa koşa telefonu açtım;
-Yarına bir planın var mı? Ayyy gerizekalı ne planım olcak lan sen bi çıkma teklif etcen diye plan mı kaldı bende.Hemen ışık hızıyla cevap yazdım tabi
-Hayır,yok neden ki?Arada da salağa yatma numarası yapıyorum niye yapıyorum onu da bilmiyorum ama yine de hiç bozuntuya vermeden devam ediyorum.Sonra tak bir mesaj daha,
-O zaman yarın buluşalım:) Evde kendi kendime adını bilmediğim danslar yapmaya başladım garip garip hareketler evet evet işte bu diye kendi kendime mutlu oluyorum.Dahasında yeri saati kararlaştırdık derken ertesi gün oldu.Lisemiz de saat dokuzla dört arasıydı anneme anne kızlarla takılcaz diye bir yalan ki normalde hiç yalan söylemezdim o zamanlar neyse kararlaştırdığımız yerde buluştuk.Bizim genç oğlanın bacakları titriyor habire bana gülme krizleri geliyor kendimi çimdikliyorum ki çocuğa ayıp olmasın diye :)Sonra yemek yemeye karar verdik ikimiz de okuldan çıktık haliyle açız.Lisedeyken de en moda yemek hamburgerdi haliyle hamburger ve patateslerimizi aldık oturduk bir masaya fakat ben yiyemiyorum hiçbişey sadece kola içebiliyorum onu geç yutkunamıyorum bile o denli :)Hiçbişey yiyemedim ki normalde o hamburgerden eser kalmaz okuldan yeni çıkmışım açlıktan ölüyorum ahaha burakcığım da yiyemedi bişey aklımız hamburgerlerde kaldı neyse sonra hadi sahile inelim dedi içimden herşeyi planlıyorum çocuk romantik olsun istedi sahile inelim dedi diye kendi kendime söyleniyorum.Sahilde yürümeye başladık ama okuldan çıkınca hep yorgun olurdum ki hala öyleyim en son hadi oturalım dedim demeseydim sanırım eve kadar yürürdük ki hiç akıl karı bir iş değil :)Oturunca yapcak bişey yok denizi izlemeye başladık sonra bu başladı duygusal birşeyler demeye bende bekliyorum artık et şu teklifi et et diye en son o kadar uzattı ki dedim -hadi artık çıkma teklif etsene daha beklicek miyiz bu önce bi kaldı böyle biraz düşündü sonra -ömrümün sonuna kadar benim olur musun yaptı? Bu ne lan en ömrü ne sonu hadi bunu geçtim benim olur musun ne tabi ben bunları içimden geçirirken birden bir paket verdi elime hediye almış meğersem yavrum.Açtım nazar boncuklu kalpli bir kolye eğer gözünüz maviyse size gelen hediyeler ya mavidir ya da nazar boncuklu ki tiksinç bir durumdur.Sevindim sorsan, dedim kolyeyi sen takar mısın o günde cuma ahh akılsız kafam cuma günleri nedense benim gömleğimin yakası kolları hiç olmadığı kadar kirli olurdu o gün daha mı çok tozları kirleri üstüme çekiyordum bilmem ama artık çok geç rezil olmuştum bir kere ki inşallah farketmemiştir:)Kolyeyi taktı ben de bakıyorum ay çok güzel çok zevklisin sonra bu bana sarılcak güya ama korkuyor en son cesaret edip elini omzuma attı işte şimdi çok mutluyum dedi.Neyse sonunda beklediğim sey olmuştu sevgilim vardı artık benim de böylelikle entrikalı,kaoslu ağlamaklı bir dönemin kapısını aralamıştım...

26 Ağustos 2014 Salı

yanlış hatırlamıyorsam lise üçüncü sınıfta falandım,daha önce erkek arkadaş nedir bilmeyen tek derdi dersleri olmuş standart bir lise öğrencisi işte az çok insanın gözünün önüne geliyordur.O zamanlar da nedendir bilinmez sanki erkek arkadaşımız olmalıymış gibi hissediyorduk -onun sevgilisi var mı -hmm var demek -tabi onu kimse bırakmaz ki yarı ego yarı hava garip bişeydi o zamanlar işte.. Benim de acıkcası tek olmaktan canım sıkılıyodu dersteyiz herkes sıranın altından tıkır tıkır mesajlaşıyor bense dersi dinliyorum o ders illa dinlencek,not alıncak ama sıkılıyorum yine de.He bir de o zamanlar dershane zımbırtsı var sınava hazırlanmıyoruz diye dershane bize eğlence yeri gibi geliyordu ders dinlemiyoruz adeta hava almaya gidiyoruz maksat evde kalmak olmasın.O zamanlar çok yakın bir arkadaşım var melis aman aramızdan su sızmıyo herşeyimizi beraber yapıyoruz yani kardeşten öteyiz sorsak halbuki şimdi görüşmüyoruz bile o ayrı .Bu melis de hergün olaylar erkekler sürekli etrafında mesajlaşmalar ağlamalar zırlamalar entrikalar ben de hep olayları dinleyen yorum yapmayan hep susan bir arkadaş ama teklikten artık nasıl sıkılmışım belli değil. neyse bir gün bu melis dedi sana birini ayarlayalım önce bir şaşırdım tabi haliyle kim benden hoşlanır daha önce beni beğenenler oluyodu tabi ama biriyle çıkmak benim için çok farklı bir olguydu.Önce olmaz falan itiraf ettim ama sonra bu sahışla mesajlaşmaya başladık o kadar heyecanlanıyodum ki ve bunu o kadar önemli birşeymiş gibi hissediyordum ki tarifsiz bi duygu sanki dünyada bitek ben böyle bişey yapıyomuşum gibi sanırım ergen olmanın etkisi de büyük :)Neyse herakşam gece üçlere dörtlere kadar mesajlaşmalar okula uyuklayarak gitmeler kısacası dengem altüst olmuş durumda dengemin alt üst olmasına aldırış etmiyorum ama etrafımda resmen kelebekler uçusuyo hep gülüyorum telefona bakıp saatlerce aptal aptal sırıtyorum,klasik belirtilerdir işte bunlar az çok hepimiz biliyoruz :)aylarca mesajlaştık ben zor kızı oynuyorum tabi hemen evet der miyim arada da görüşüyoruz ama arkadaş ortamında hiç başbaşa kalmak diye bir durum yok çıkmak mı bahsi bile geçmiyor ama sabahlara kadar konuşan biziz. Mesajlaşmaya devam ediyoruz ama artık bayılmak üzereyim ben mesajlaşmak değil seninle çıkmak istiyorum diye isyanlardayım ama hiç bozuntuya vermek de yok kendi içimde fırtınalar kopuyıor ne zaman ne zaman evet bugün eder belki belki bugün belki bugün bu şekilde tam iki ya da üç belki de dört ay geçti...